Suçluların İadesi ve Hükümlü Nakli Konularında Adli Makamlarımızca Dikkat Edilmesi Gereken Hususlar

Genelge No : 69/4

T.C.

ADALET BAKANLIĞI

Uluslararası Hukuk ve Dış İlişkiler Genel Müdürlüğü

Suçluların İadesi ve Hükümlü Nakli Konularında Adli Makamlarımızca

Dikkat Edilmesi Gereken Hususlar

GENELGE No: 69/4

GENEL HÜKÜMLER

Yurt dışında bulunan sanık ve hükümlülerin iadeleri, hükümlü nakli ile yabancı devlet adli makamlarının aynı mahiyetteki istemlerinin yerine getirilmesi, ilgili Devletlerle aramızda yürürlükte bulunan ikili anlaşma ya da çok taraflı sözleşmeler vasıtasıyla, bunların bulunmaması halinde, uluslararası teamül hukuku kuralları ve karşılıklılık ilkesi çerçevesinde yürütülmektedir.

BİRİNCİ BÖLÜM SUÇLULARIN GERİ VERİLMESİ

Geri verme (iade), bir devletin ülkesinde bulunan bir bireyi, yargılanması ya da cezasının infazı için diğer bir devlete teslim etmesine imkân veren hukuki bir süreçtir.

Anayasa’nın 38’inci maddesinin son fıkrası, değişik devletlerle yapılmış ikili anlaşmalar, “Suçluların İadesine Dair Avrupa Sözleşmesi” (SİDAS), bu Sözleşmeye Ek 2’nci Protokol ve uyuşturucu maddeler, kara para aklama, sınıraşan örgütlü suçlar, yolsuzluk ve terörizmle mücadele bağlamında uluslararası kuruluşlar bünyesinde hazırlanan çok taraflı bazı sözleşmelerdeki geri vermeye dair hükümler ile Türk Ceza Kanunu’nun 18’inci maddesi suçluların geri verilmesini düzenleyen hukuki kaynaklardır.

ÜLKEMİZİN TALEP EDEN DEVLET OLMASI:

İlgili sözleşme hükümlerinin incelenmesinden sonra, Ek (1) ve Ek (2)’de yer alan Örnekler dikkate alınarak, yabancı Devlet yetkili adli makamına hitaben, soruşturma ve infaz aşamasında ilgili Cumhuriyet başsavcılığı, kovuşturma aşamasında ise mahkemesince düzenlenecek iade talepnamesinde:

Fiilin işlendiği yer ve zaman, müsnet fiilin nasıl ve hangi vasıtalar kullanılarak işlendiği, fiilin ihlâl ettiği kanun hükmü veya hükümleri de belirtilmek suretiyle hukuki tavsifi içine alacak şekilde iadeye esas suçun ayrıntılı izahı,

Talepname tarihine kadar gerçekleştirilen adli işlemlerin neler olduğu,

Durma ve kesilme sebepleri de dikkate alınarak, dava veya ceza zamanaşımının sona ereceği tarih (TCK’nın 66, 67, 68, 71 ve 72’nci maddeleri),

İadesi talep edilenin, nüfusa kayıtlı olduğu yer de dâhil, açık kimlik bilgileri ve eşkâli, Bulunduğu veya oturduğu yabancı ülkedeki açık adresi,

Tutuklama kararını veren mahkeme, tutuklama müzekkeresinin tarih ve sayısı (5271 sayılı CMK’nın 248/5, 100 ve l01’inci maddeleri),

Hükümlü iadesi talep ediliyorsa, şanla ve bihakkın tahliye tarihlerini içeren ve infazı gereken ceza miktarım gösteren müddetname bilgilen ile yakalama emrini çıkartan adli makamın adı ve yakalama emrinin tarih ve sayısı,

İade talebine esas sözleşmenin tam ismi, Yer almalıdır.

İadesi talep edilenin sanık veya hükümlü olması dikkate alınmak suretiyle bu talepnameye:

İddianame veya mahkûmiyet kararı,

Müddetname,

Yakalama emri veya (gıyabî) tutuklama müzekkeresi, suça uygulanan veya uygulanacak kanun madde metinleri (dava veya ceza zamanaşımı ile ilgili olanlar dâhil),

 Kimliği ve uyruğunu teşhiste yardımcı olacak nüfus kaydı, pasaport ve kırmızı bülten,

Mevcutsa parmak izi formu ve fotoğraflı eşkâl tanımlama tutanağının onaylı örnekleri ile fotoğraflar,

Sahtecilik ve benzeri suçlarda kredi karlı numaraları ve banka hesap numaraları,

Eklenerek, üç takım olarak düzenlenecek iade evrakının tercüme ettirilmeksizin Bakanlığımıza iletilmesi gerekmektedir.

İade talepnamesi ve eklerinin yabancı dile tercüme ettirileceği göz Önüne alınarak, tercümenin açık ve anlaşılır olması için iade evrakında uzun cümle ve paragraflardan kaçınılmalı, mümkün olduğu kadar sade ve öz ifadelere yer verilmelidir.

ÜLKEMİZİN TALEP EDİLEN DEVLET OLMASI:

Yabancı devlet yetkili adli makamınca merkezî makam olarak Bakanlığımıza iletilen iade talepnamesi ve eki evrak, gerekli kontrol yapıldıktan sonra kanunî gereğinin takdiri yönünden geri verilmesi talep edilen kişinin bulunduğu yer Cumhuriyet başsavcılığına gönderilir. Adli makamlarımız tarafından saptanan eksiklikler, ek bilgi talebi şeklinde iade talep eden yabancı devletten istenilmek üzere Bakanlığımıza iletilir.

İade evrakının alınmasından önceki aşama (geçici tutuklama):

Geri verme amacıyla geçici tutuklama, uluslararası düzeyde aranan kişinin kaçmasını önlemek için yakalanıp tutuklanmasından, iade evrakının iade talebinde bulunulan ülkenin yetkili makamına ulaştırılmasına kadar olan safhadır. Bu safha, geri verme sürecinin birinci aşamasını oluşturur.

Geçici tutuklama süreleri ikili anlaşmalarda ve “Suçluların İadesine Dair Avrupa Sözleşmesinin (SİDAS) 16’ncı maddesinin 4 ve 5’nci fıkralarında düzenlenmiştir. SİDAS’a göre tutuklamayı takip eden geçici tutuklama süresi içinde (en az 18 gün, en fazla 40 gün süre ile) talep edilen tarafa iade evrakı gönderilmezse, iadesi talep edilen şahıs salıverilir, Ancak, şartlan uygun olduğu takdirde geçici tutuklama yerine adli kontrol tedbirine başvurulması mümkündür,

İade evrakının alınmasından önceki aşamada, geçici tutuklama öngörülmüşse, derhal görevli mahkemeden ilgili sözleşmede öngörülen süre kadar tutuklama karan verilmesi için talepte bulunulmalı ve geri verilmesi talep edilen kişi tutuklandığı takdirde, talep eden Devlet yetkili makamına bildirilmek üzere, tutuklanma tarihi ve ilgili Sözleşmeye göre geçici tutuklama süresi en seri şekilde Bakanlığımıza iletilmelidir.

İlgili Cumhuriyet başsavcılıklarınca iade amacıyla geçici tutuklama işlemlerinde evrak sürekli izlemeye alınmalı ve tutuklama süresinin bitmesine 3 gün kala iade evrakının ulaştığına dair herhangi bir bilgi alınmamışsa, Bakanlığımızdan tutukluluğun devam ettirilip ettirilmeyeceği konusunda derhal bilgi istenmelidir, Eğer bu süre hafta sonu veya diğer tatil günlerine rastlıyorsa, bu işlem tatilin başlangıcından 3 gün önce yapılmalıdır.

İade evrakının alınmasından sonraki aşama:

Geri verme sürecinde ikinci aşama; iade evrakının, talep eden devlet tarafından yetkili makamlarımıza iletilmesinden sonraki aşamadır. Bu aşamada, iade evrakı ilgili Sözleşmede öngörülen şeklî şartlara ve esaslara uygunsa, kural olarak, iade işlemleri sonuçlanıncaya kadar tutuklamaya veya diğer koruma tedbirlerine başvurulabilir.

İade işlemleri sonuçlanıncaya kadar geri verilmesi talep edilen kişinin tutukluluk durumu CMK’nın 108’inci maddesi gereğince gözden geçirilerek Bakanlığımıza düzenli olarak bilgi verilmelidir.

Geri verilmesi istenen kişi, iade evrakının talepte bulunulan devlete iletilmesinden sonra yakalanmışsa; iade sürecinde birinci aşama uygulanmaksızın doğrudan ikinci aşamaya geçilir.

İADE TALEPLERİNDE DİKKAT EDİLMESİ GEREKEN BAZI HUSUSLAR

Terör suçlan: Bu suçların faillerinin iadeleri talep edilirken, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinin terörizme karşı mücadelede adli makamlar arasında uluslararası işbirliğinin önemini vurgulayan üye devletleri bağlayıcı 1373 (2001) sayılı kararma, taraf ise, “Terörizmin Finansmanının Önlenmesine Dair Birleşmiş Milletler Sözleşmesi”, “Suçluların İadesine Dair Avrupa Sözleşmesine (SİDAS) göre yapılan taleplerde “Tedhişçiliğin Önlenmesine Dair Avrupa Sözleşmesine de atıfta bulunulması ve iade talebimizin siyasî suç gerekçesiyle reddedilmemesini teminen, ilgili Sözleşmeler kapsamında, iade talepnamesinde talebin haklılığını gösteren somut maddî eylemler ve hukuki esasların tatmin edici biçimde ayrıntılı olarak açıklanması büyük önem taşımaktadır,

İnsan hakları ve mültecilik statüsü: Suçluların iadesi konusunun; insan hakları yönünden “Avrupa İnsan Haklan Sözleşmesi”; mültecilik statüsü yönünden de 1951 tarihli “Mültecilerin Hukuki Statüsüne Dair Birleşmiş Milletler Sözleşmesiyle ilgili olduğu dikkate alınmalıdır.

Özellik (hususîlik) kuralı: Geri verme hâlinde, kişi yalnızca geri verme kararma dayanak teşkil eden suçlardan dolayı yargılanabilir veya mahkûm olduğu ceza infaz edilebilir (TCK m. 18/8). Ancak, geri verme kapsamında bulunmayan suç için yargılama yapılmasına veya verilmiş olan cezanın infazına, suçluyu geri veren devletin muvafakat vermesi halinde bu kural etkisini kaybeder. Böyle bir durumda ilgili adli makamın muvafakat talebinde bulunması gereklidir. Özellik kuralının kişiye sağladığı koruma, süre ile sınırlıdır.

İade talepnamesinde, iadeye konu şahıs hükümlü ise, mahkûmiyet kararına rağmen yurtdışında bulunmasının ve kaçak olmasının sebebi, gıyapta mahkûmiyet halinde savunmasının alınıp alınmadığının, yargılama sırasında mahkemede bizzat bulunup bulunmadığının, yokluğunda bir avukat tarafından temsil edilip edilmediğinin, edildi ise kendi seçtiği avukat tarafından temsil edilip edilmediğinin, sanığın temyiz hakkı olup olmadığının ve kararın temyiz edilip edilmediğinin açıkça belirtilmesi gerekmektedir.

Amerika Birleşik Devletlerine (ABD) yönelik iade talepleri düzenlenirken aşağıda belirtilen hususlara uyulması gerekmektedir:

“Türkiye Cumhuriyeti ile Amerika Birleşik Devletleri Arasında Suçluların Geri Verilmesi ve Ceza İşlerinde Karşılıklı Yardım Antlaşması”nın 7’nci maddesinde, iade istemine konu olan şahsın statüsü; sanık, hükümözlü, hükümlü veya gıyapta hükümlü olmasına göre dört ana bent altında düzenlendiğinden, iade evrakı hazırlanırken şahsın statüsünün bu dört halden hangisine girdiği öncelikle dikkate alınmalı ve iade evrakı buna göre düzenlenmelidir.

İade talepnamesinde, olay ve deliller mümkün olduğunca ayrıntılı bir şekilde tarif edilmeli ve suçun tavsifi yapılırken sadece tanımlamak yerine, iadesi istenilen kişi ile suç yeri ve deliller arasındaki nedensellik bağı açıkça belirtilmelidir.

İade evrakına mümkünse iadesi istenilen şahsın fotoğrafı, parmak izleri ve fiziksel tarifi eklenmeli ve ayrıca yeminli tanık veya tanıklar tarafından tutanakla şahsın teşhisi yapılmalıdır.

İadesi istenilen şahsa isnat olunan suçun zamanaşımı süresi ve bu müddeti kesen sebepler de ayrıntılı şekilde açıklanmalıdır.

Tanık ifadelerine atıf yapılırken, ifadelerin hangi makam huzurunda ve yeminli olarak verilip verilmediği belirtilmelidir.

İade evrakı, beş takım halinde düzenlenmeli, bir takım hazırlayan adli makamda muhafaza edilmeli, dört takım okunaklı mühür ile onaylanarak Bakanlığımıza gönderilmelidir.

 Birleşik Krallık’a (İngiltere) yönelik iade taleplerinde aşağıda belirtilen hususlara uyulması gerekmektedir:

İade talepnamesinde, iadesi istenilen şahsın hükümlü, sanık ya da şüpheli olup olmadığı açıkça belirtilmelidir.

İade talepnamesinde, olay ve deliller mümkün olduğunca ayrıntılı bir şekilde tarif edilmeli ve suçun tavsifi yapılırken sadece tanımlamak yerine, iadesi istenilen kişi ile suç yeri ve deliller arasındaki nedensellik bağı açıkça belirtilmelidir. Delilleri açıklamak yeterli olup, delillerin örneğinin iade evrakına eklenmesi gerekli değildir. Tanık ifadelerine atıf yapılırken ifadelerin hangi makam huzurunda ve yeminli olarak alınıp alınmadığı açıklanmalıdır.

Suça öngörülen cezanın ne olduğu, zamanaşımı süresi ve zamanaşımını kesen işlemler de dikkate alınarak bu sürenin hangi tarihte sona ereceği hususlarının açıkça belirtilmesi gerekmektedir.

Sanık veya hükümlünün önceki mahkûmiyetlerinin, mahkemece yapılacak değerlendirmeye esas alınacağından gönderilmesi yararlı olacaktır.

Suriye’den yapılacak iade talepleri: Bu devlete gönderilecek iade evrakı, aramızdaki ikili anlaşma ekinde yer alan örneklere uygun olarak düzenlenmelidir.

Fransa: Zamanaşımı süreleri, Fransa’da esas itibarıyla çok kısadır. Ancak, adlî süreçte her türlü usulî işlem ve bu çerçevede, mahkeme ya da savcılığın kolluk birimleri ile yapmış olduğu her türlü yazışmanın zamanaşımını kestiği kabul edilmektedir. Bu nedenle, Fransa’dan yapılacak iade taleplerinde, şüpheli veya sanık hakkında yapılan her türlü işlemin ve daimi arama kararı ile ilgili olanlar da dâhil olmak üzere tüm yazışmaların, zamanaşımını keseceği dikkate alınarak, iade talepnamesinde açıklanması ve dayanak belgelerin eklenmesi gerekmektedir.

YABANCI ÜLKELERE KAÇAN SANIK VE HÜKÜMLÜLER HAKKINDA KIRMIZI BÜLTEN VE MAVİ BÜLTEN ÇIKARTILMASI

Ülkemizde bir suç işleyip yurt dışına kaçtığı duyumu alınan bir kimsenin yurt dışında iadesi amacıyla arattırılmasını teminen İnterpol Genel Sekreterliği tarafından kırmızı bülten çıkartılması talebinde bulunulabilmesi için, öncelikle bu kişi hakkında mahkemelerce CMK 100 vc 248/5 maddeleri uyarınca verilmiş bir tutuklama kararı veya şahıs mahkûm edilip cezası kesinleşmişse, hükmedilen cezanın infazını teminen Cumhuriyet Başsavcılığınca çıkarılmış yakalama emrinin bulunması gerekmektedir.

Şüpheli veya sanık durumundaki kişiler hakkında uluslararası tutuklama müzekkeresi çıkarılması için, soruşturma aşamasında Cumhuriyet başsavcılıklarınca, kovuşturma aşamasında mahkemece, kesinleşmiş hapis cezalan nedeniyle aranan hükümlüler için Cumhuriyet başsavcılıklarınca talepte bulunulabilir.

Talepte bulunulurken;

Aranan kişinin şüpheli, sanık veya hükümlü olmasına göre eksiksiz doldurulacak Ek (3) veya Ek (4)’de yer alan Kırmızı Bülten Formunun,

Aranan şüpheli veya sanık ise, tutuklama kararının; hükümlü ise infaz için çıkarılan yakalama emri örneğinin,

Şüpheli veya sanık hakkında uygulanması muhtemel, hükümlü hakkında uygulanan kanun madde metinlerinin,

Aranan kişinin açıklamalı nüfus kayıt örneğinin,

Aranan kişinin açık eşkâlini tespite yarayacak bilgi ve belgeler ile temin edilebildiği takdirde fotoğraf ve parmak izi formunun. İletilmesi gerekmektedir.

Böyle bir talepte bulunduktan sonra tutuklama karan veya hapis cezasının infazı amacıyla çıkarılmış olan yakalama emrinin, herhangi bir nedenle infaz kabiliyeti ortadan kalkmışsa ve talebe konu soruşturma evrakı veya dava dosyası yetkisizlik, görevsizlik gibi nedenlerle başka bir adli makama gönderilmişse, Bakanlığımıza ivedilikle bilgi verilmelidir.

Suçluların geri verilmesi alanında taraf olduğumuz çok taraflı sözleşmeler ve bu sözleşmelere taraf devletler Ek (6)’te, ikili anlaşmalar Ek (7)’te yer almaktadır.

Mavi Bülten; bir şahsın kimlik bilgileri veya bir suç hakkındaki faaliyetleri hususunda ek bilgi toplamak ve şahsın yer tespitini yapmak için İnterpol’e üye ülkeler nezdinde çıkartılan bülten şeklidir. Mavi Bülten ile aranan bir şahıs hakkında herhangi bir yakalama işlemi gerçekleştirilmemekle birlikte, şahsın kimlik bilgileri, faaliyetleri ve bulunduğu ülke öğrenilmektedir.

Bu itibarla, hakkında Kırmızı Bülten çıkartılması İnlerpol Genel Sekreterliği tarafından reddedilen veya Kırmızı Bülten çıkartılmayacağı düşünülen kişiler için Ek (5)’te Mavi Bülten Formunun doldurularak Bakanlığımıza iletilmesinin uygun olacağı değerlendirilmektedir.

İKİNCİ BÖLÜM HÜKÜMLÜLERİN NAKLİ

Hükümlülerin nakli, hükümlünün, hakkında mahkûmiyet kararının verildiği devlette (hüküm devleti) çekmekte olduğu hürriyeti bağlayıcı cezasının tamamının veya bakiye kısmının, diğer bir devlette (yerine getiren devlet) infazı için o devlete gönderilmesidir. Hükümlülerin nakline dair işlemlerin hukuki dayanağını, 08/05/1984 tarih ve 3002 sayılı “Türk Vatandaşları Hakkında Yabancı Ülke Mahkemelerinden ve Yabancılar Hakkında Türk Mahkemelerinden Verilen Ceza Mahkûmiyetlerinin İnfazına Dair Kanun” ve Türkiye’nin bu alanda taraf olduğu ikili anlaşma veya 3339 Sayılı Kanunla onaylanan Hükümlülerin Nakline Dair Sözleşme ve uyuşturucu maddeler, sınıraşan örgütlü suçlar, yolsuzluk ve terörizmle mücadeleye ilişkin çok taraflı bazı uluslararası sözleşmelerdeki hükümlülerin nakline dair kurallar oluşturmaktadır.

YABANCI HÜKÜMLÜLERİN NAKLİ

Ülkemizde hürriyeti bağlayıcı cezaya mahkûm edilerek cezaları kesinleşen ve “Hükümlülerin Nakline Dair Sözleşme”ye taraf olan devlet vatandaşlarının en az altı ay, aramızda ikili anlaşma olan yabancı devlet uyruklularının ise en az bir yıl fiilen infazı gereken cezalarının bulunması halinde, söz konusu Sözleşme içeriğinden haberdar edilmeleri gerekmektedir.

Yabancı hükümlüye yapılan bu bildirimden sonra, hükümlünün vatandaşlık bağı ile bağlı bulunduğu ülkeye naklini istemesi halinde öncelikle;

Hükümlü hakkında kesinleşme şerhini içeren mahkeme kararının,

Karar temyiz incelemesinden geçmiş ise, Yargıtay ilâmının,

Hükümlüye uygulanan kanun madde metinlerinin,

Hükümlünün kimlik belgelerinin fotokopilerinin (pasaport, sürücü belgesi gibi), Fotoğrafının,

Hükümlünün hâkim önünde veya vatandaşı olduğu Devletin ülkemizdeki konsolosluk görevlisi huzurunda nakil istemine ilişkin yazılı irade beyanının,

Hükmedilmiş ise, para cezasını ve yargılama giderlerini ödediğini belirtir belgelerin, Ceza infaz durumu, gözlem ve sınıflandırma, disiplin ve varsa sağlık raporunun, İki takım halinde düzenlenerek Bakanlığımıza gönderilmesi gerekmektedir.

SUÇLULARIN İADESİ VE HÜKÜMLÜ NAKLİ KONULARINDA ADLİ MAKAMLARIMIZCA DİKKAT EDİLMESİ GEREKEN HUSUSLAR

şüpheli veya sanığın geri verilmesi talebine konu olan suçu dışında kalan fiilden yargılanamayacağı,

Geri vermeden sonra, soruşturma (veya kovuşturma) sırasında, suçun nev’i veya vasfı değişir ve yeni suçun cezası geri verme talepnamesinde belirtilenden daha ağır olursa, bu hususta da kendilerinden (şüpheli veya sanığı geri veren Devletten) muvafakat istenileceği ve muvafakat verilmemesi halinde, mahkemece şüpheli veya sanık suçlu bulunursa, geri verme talepnamesinde belirtilenden daha ağır cezaya hükmedilmeyeceği,

Şüpheli veya sanığın, Türkiye tarafından onaylanmış bulunan 10 Aralık 1948 tarihli Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi ve 4 Kasım 1950 tarihli Avrupa Konseyi İnsan Haklarını ve Temel Özgürlüklerini Koruma Sözleşmesinde tanınan hak ve güvencelerden yararlanmasının tabii bulunduğu,

Geri verme talebi konusunda karar verilebilmesi için ek bilgi ve belge istenilirse, bunların ikmâl edilebilmesini teminen, hazırlanması, tercüme ettirilmesi ve iletilmesi amacıyla uygun bir süre verilmesi,

 


Yorum Yap

Not: HTML'e dönüştürülmez!
    Kötü           İyi